Genel Olarak
Miras hukukuna ilişkin ihtilaflar herkesin hayatında karşılaşabileceği ve gerekli işlemlerin yapılmaması halinde istenmeyen durumların oluşabileceği bu açıdan teknik olarak hukuki yardımın önem arz ettiği bir hukuk dalıdır.
Mirasın Reddi Hakkı Kimlere Tanınmıştır?
Mirasın reddi hakkı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 605’inci maddesinde düzenlenmiştir. Belirtilen kanuni düzenleme doğrultusundan mirasın reddi hakkı yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış bir haktır. Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır. Mirası reddeden yasal ve atanmış mirasçılar miras bırakanın terekesinde yer alan mal varlığından, alacaklarından ve borçlarından vareste tutulacaklardır.
Reddi Miras Başvurusu Ne Kadar Sürede Yapılmalıdır?
Mirasın reddine ilişkin süre düzenlemesi TMK m.606’ncı maddesi ile hüküm altına alınmıştır. Bu süre 3 ay olarak belirlenmiştir. Bu sürenin ne zaman başlayacağı kişiler tarafından merak edilmektedir. Öncelikle mirasbırakanın ölümü tarihinden itibaren başlayacağı yönündeki yanlış bilgi toplumda yaygın bir şekilde bilinmektedir. Doğrusu ise yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri tarih, vasiyetname ile atanmış mirasçılar için mirasbırakanın tasarruflarının kendilerine resmen bildirildiği tarihten itibaren 3 aylık süre işlemeye başlar.
Reddi Miras Hakkının Geçmesi Nedir?
Mirasın reddi hakkının geçmesine ilişkin hükümler TMK’nın 608’inci maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre mirası reddetmeden ölen mirasçının ret hakkı kendi mirasçılarına geçmektedir. Bu mirasçılar için ret süresi, kendilerinin mirasbırakanına mirasın geçtiğini öğrendikleri tarihten başlar. Ancak bu süre hiçbir şekilde kendinden önceki mirasçının süresi dolmadıkça sona ermeyecektir.
Mirasın reddi sonucunda miras daha önce mirasçı olmayanlara geçerse; bunlar için ret süresi, önceki mirasçılar tarafından mirasın reddedildiğini öğrendikleri tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır.
Mirasın Reddi Nasıl ve Nereye Yapılır?
Mirasın reddine ilişkin şekil şartı TMK’nın 609’uncu maddesi ile düzenlenmiştir. Bu madde gereğince mirasın reddi, mirasçılar tarafından sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanla yapılmalıdır. Yapılacak ret herhangi bir kayıt veya şarta bağlanamaz. Yani koşulsuz olmak zorundadır. Yazılı veya sözlü ret beyanı sulh hâkimi tarafından bir tutanakla tespit edilmelidir. Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçıya istemesi halinde reddi gösteren bir belge verilir.
Süresi İçerisinde Miras Reddedilmezse Ne Olur?
Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur.
Kimler Mirası Reddedemez?
Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine maleden mirasçı, mirası reddedemez.
Mirasın Reddeden Mirasçının Payı Ne Olur?
Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer. Mirası reddeden atanmış mirasçının payı, mirasbırakanın ölüme bağlı tasarrufundan arzusunun başka türlü olduğu anlaşılmadıkça, mirasbırakanın en yakın yasal mirasçılarına kalır.
En Yakın Tüm Mirasçılar Tarafından Miras Reddedilirse Ne Olur?
En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan miras, sulh mahkemesince iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.
Sonuç olarak;
Mirasın reddi süreci hukukumuzda teknik olarak sürelere ve şartlara bağlanmış bulunmaktadır. Bu süreç içerisinde kanunda belirtilen usul ve esasların doğru işletilmemesi halinde kişilerin mesuliyetleri doğabilecektir. Bu doğrultuda özellikle mirasbırakanın hukuki ve mali durumu araştırılmalı ve tüm bu süreç boyunca hukuki destek alınmasının faydalı olacağı değerlendirilmektedir.
Yorumlar
Yorum Gönder